Kırmızı-mavi kostümün ardında yalnızca bir süper kahraman yok; aynı zamanda çağımızın en güçlü simgelerinden biri var. Spider-Man, sıradan bir gencin içsel çatışmalarıyla şekillenen, güç ve sorumluluk arasında salınan bir varoluşun temsili. Onun hikâyesi sadece düşmanlarla mücadele değil; aynı zamanda kimlik, yalnızlık, aidiyet ve ahlaki sorumlulukla yüzleşmenin öyküsüdür.
Peki Spider-Man neden bu kadar evrensel? Neden dünyanın dört bir yanında çocuklar ve yetişkinler, onunla özdeşleşebiliyor? Bu yazıda Spider-Man’in sadece bir karakter değil, bir çağın aynası olduğunu; bireyin, toplumun ve kültürün içinden süzülüp gelen sembolik bir dil oluşturduğunu inceleyeceğiz.